23 Şubat 2010 Salı

Zamane / Engin Geçtan Metis Yayınları

Son yıllarda bize neler oluyor? Sık sık sorduğumuz, yakınlarımızla sürekli tartıştığımız bir soru değil mi? Hepimiz içinden geçmekte olduğumuz dönemi hem birey hem de toplum bazında çözmeye ve de anlamaya çalışıyoruz. Engin Geçtan son kitabı Zamane ile bu soruya kendi uzmanlık alanından bakarak cevap vermeye çalışıyor. Elimizde kolay okunan, kısa (sadece 100 sayfa) , oldukça açık ve net yazılmış bir metin var. Zamane Türkiye'de yaşanan süreçlere psikiyatri açısından bakıyor ve aydınlatıcı yorumlarda bulunuyor.

''İnsanın tek gerçeği o anda yaşadıkları ve bir an sonra yaşamak üzere olduklarıdır. Keşke şimdinin yaşanmakta olması, geçmiş ve onun şartlanmalarından tümüyle özgür olabilseydi! Çünkü geçmiş yeniyi anlamamızı engeller. Şimdi bağımsız bir andır ve aslında insanın tek rehberidir, ama çoğumuz buna izin vermiyoruz. Çünkü şimdinin otantik yaşantısı genellikle şartlanmalarımızla çeliştiğinden, insana ürkütücü gelir. Şimdinin zengin yaşantıları tehdit olarak algılandığından, geçmiş ya da gelecek şimdiye davet edilir.....İktidar ve para tutkusu üzerine kurulu üst sistemlerin tutsağı olduğumuz görmezden gelinerek, gerçek , hangi konumda ve biçimde olursa olsun otorite imgelerinde aranır. "

"Artık hepimiz günün deyimiyle "arızayız" çeşitli şekillerde"

"Yani gerçeklik olarak algıladığımız şeyler, beynimizin bizde yarattığı ve bize göre düzenlenmiş farkındalıklardır. Dolayısıyla her zihnin yorumladığı gerçeklik diğerlerinden bazı farklılıklar gösterebilir"

"Artık siyasi ya da toplumsal bir kutuplaşma olduğunda şaşırtıcı bir hızla karşıt bir kutup odağı oluşmakta. Bu bir bakıma yoğun bir dinamizmin de ifadesi, tabii beraberinde bir soruyla birlikte. Bu dinamikler bizi ileriye doğru mu taşıyor, yoksa kısırdöngüye kapılıp sürüklenmemize mi neden oluyor? Yönetilen ülkeden neredeyse bağımsız, kendi kendini ileriye taşıyan bir başka ülke de var gibi."

Daha önce de meslek dışı okuyucular için yazdığı kitapları çok okunan Geçtan bu kitapta varoluş suçluluğu, toplumsal değişme, özerk insan, kimlik sorunları, aidiyet duygusu, kolektif regresyon, sıradışı davranış salgınları, çocuk yalnızlığı, korku gibi kavramlar ışığında bizi bize anlatıyor. Keşfetmek istemez misiniz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder