16 Aralık 2010 Perşembe

ÇAKAL / ERHAN KOZAN


Bu sene Antalya Altın Portakal Ulusal Yarışma Filmlerinde ilk gösterimi yapılan 'Çakal' ın festivalden ödülsüz dönmesi doğrusu beni şaşırtmıştı. Etkileyici bir konusu ve çarpıcı bir sinema dili olan filmi seyrettiğimde muhakkak bir ödül kapar diye düşünmüştüm. Ama olmadı ve film yarın vizyona giriyor. Umarım gişe açısından hak ettiği ilgiyi görür.

Herşeyden önce yukarıda da belirttiğim gibi Erhan Kozan'ın anlatım dili çok güçlü. Seyrederken size genç kuşak Berlin sinemacılarını hatırlatıyor (kendisi de Köln doğumluymuş daha sonra öğrendim). Sert, çarpıcı bir dil bu. İçinize işliyor.

Senaryo çok iyi. Annesinin ölümünden itibaren Akın'ın geçirdiği aşamaları bize inanılmaz başarılı bir şekilde aksettiriyor. Sağlam, hiçbir şey aksamıyor. Sonunda içerdiği sürpriz ise acaip şık.

İyi bir senaryo iyi bir sinema dili süper oyunculuklarla beslenince ortaya izlenmesi çok keyif veren bir film çıkıyor. Erkan Can, Uğur Polat, Cüneyt Türel gibi ağır topların yanında genç oyuncular hiç ezilmiyorlar. Hatta İsmail Hacıoğlu herkesi geçip kendine hayran bıraktırıyor.

Çakal bu senenin en iyi filmlerinden biri olmaya aday. Yarın vizyona giriyor. Kaçırmayın derim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder